
Çocukluğu yoksulluklar içinde geçen Jack London henüz sekiz yaşındayken bir çiftlikte çalışmaya başladı. Okumayı 5 yaşında kendi kendine öğrenen London, zorluklarla ortaokula başlayıp 14 yaşındayken yarıda bıraktı. İş ve eğitimi bir arada yürütemediği için...
Türlü türlü işlerde çalıştı. Çamaşırcı, gazete satıcılığı, balıkçılık ve savaş muhabirliği gibi. Savaş muhabirliğinden sonra da 1893 senesinde bir tayfun haberinden dolayı gazetecilik ödülü kazandı. Tuttuğunu koparırdı yani. E ama o tüm bu işleri tutup koparmak istemiyordu. Zaten bu haberden bir sene sonra serserilikten 30 gün hapis yattı.
Liseyi bitirip üniversiteye başladığında, maddi sıkıntılar yüzünden sadece yarım dönem okuyabildi. Lakin bu dönem ona, dünya görüşünü şekillendiren Karl Marx, Charles Darwin ve Nietzsche'yi kazandırdı.
1898 senesinde ilk hikayesi olan Overland Monthly'i yayınladı. "Alaska Hikayeleri" isimini verdiği hikayelerini dergisinde yayınlamaya başladı. 1900 senesinde ise bu hikayelerin hepsini ilk kitabı olan "Kurdun Dölü (Kurt Kanı)" isimli eserinde bir araya getirdi.
1897'de Klondike'a altın aramaya gidenlere katıldı ve "Vahşetin Çağrısı" dahil birçok kitabını bu tecrübesinden yararlanarak yazdı. Ona kalıcı bir ün sağlayan yapıtı da The Call of the Wild (1903; Vahşetin Çağrısı) oldu.
Kitapları yabancı dillere en çok çevrilmiş ABD'li yazarlardan biri olan London'ın eserlerinde yaşam kavgası romantik bir bakışla anlatılır ve çoğu eserinde sert bir kapitalizm eleştirisi göze çarpar.
22 Kasım 1916 tarihinde, 40 yaşındayken böbrek yetmezliğinden hayatını kaybeden London; Vahşetin Çağrısı, Martin Eden, Demir Ökçe, Beyaz Diş ve Deniz Kurdu başta olmak üzere elliden fazla kitabın yazarı olarak hayatımızda yer edinmiştir.